Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şu şekilde:
“Ailemiz istikbalimiz teması ile icra edilen şuranın hayırlara vesile olmasını rabbimden niyaz ediyorum. Şura kapsamında içeriğin zenginleştirilmesi için gayretleri takdirle karşılıyorum. Katkı sunan herkesi tebrik ediyorum. Farklı tarihlerde 4 şura tertip edildi. Biz de aileye dair politikaları şekillendirirken şura kararlarını rehber edindik. 2011 yılında bakanlık fikrini hayata geçirdik.
Cumhuriyetin 100. yılını kutlarken 8. Aile Şurası da katkı sağlayacaktır. Şuranın temasında da ifade edildiği gibi istikbalimiz olan aile kurumunun kurulmasında sizlerin görüşleri çok değerli.
“Modern birey daha yalnız, hayatın zorlukları karşısında daha zayıftır. Gelişmeler modern bireyin yalnızlığına çare olamadı. Sosyal medya ile insan daha fazla daha fazla içine kapanmış ve toplumdan kopmuştur. Evlenme yaşı yükseliyor, boşanma rakamları artıyor. Çocuk sayısı azalıyor. Bizim Türkiye olarak nüfusumuzun 85 milyon olması yeterli değil. Daha fazla nüfusa ihtiyaç var. Dünyamız giderek yaşlanıyor.”
Aile kurumuna yönelik tehditler sadece bunlarla sınırlı değil. Son dönemde en büyük tehdit küresel odakların teşvik ettiği cinsiyetsizleştirme politikası. Sapkın akımların hedefinde aile kurumu vardır. Daha vahimi bunun küresel bir dayatma haline dönüşmesidir. Eleştirilerin susturulduğu, itiraz edenlere hayat hakkı tanınmadığı, tepki gösterenin ekonomik, siyasi olarak baskılandığı bir avuç azgın azınlığın milyarlarca insanı esir almaya çalıştığı küresel zorbalıkla karşı karşıyayız. Çocuklarımızı hedef aşan tehlikeye karşı aileyi korumak bizim görevimizdir. Türkiye bu dayatmalara boyun eğmeyecektir. Evlatlarımızı bu sapkınların eline bırakmayacağız. Aile yapımızın dinamitlenmesine izin vermeyeceğiz.”
“Aile ve gençlik bankasının kuruluşunu yakında gerçekleştiriyoruz. Projeyi deprem bölgesinde hayata geçiriyoruz. Asrın felaketini yaşayan gençlerimizin yuva kurmalarına yardımcı olacağız. Karadeniz gazı ve Gabar’a petrolünden sağlanan finans ile projelerimizi gerçekleştireceğiz. Gençlerimizi sapkınlıklardan koruyup destekleyeceğiz.”
“7 Ekim’den beri acımasız bir katliam gerçekleştiriliyor. Küresel toplumlara özellikle sesleniyorum; camiler, kiliseler, pazar yerleri hastaneler İsrail tarafından bombalanmakta. Bugüne kadar Gazze ve Ramallah’a yönelik saldırıda 6 binin üzerinde kardeşimiz şehit oldu. 17 bin kişi yaralandı. Etrafı kuşatılmış 360 kilometrekarelik yaşama mücadelesi veren 2 milyon insanının tepesine 12 bin tondan fazla bomba yağdırıldı. ABD orada Avrupa orada bütün imkanları ile. Tek tek gelip ziyarette bulunuyorlar.”
“Aile müessesini bekleyen tehlikelere dikkat çektik. İnşallah akıl sahibi tüm toplumların desteği ile bu mücadeleyi küresel ölçekte sürdüreceğiz. Küresel vicdanın harekete geçmesi gereken diğer alan Gazze’dir.”
“Gazze’ye bakıp da tepkisiz kalmak mümkün mü? Hiçbir eylem böyle bir vahşeti meşru kılmaz. İşin üzücü yanı medeni geçinen gayrimedenilerin sadece seyretmesidir. AB komisyonu henüz ateşkes çağrısı yapamayız, diyor. Daha ne kadar çocuk ölmesi lazım. Hesabınız ne sizin. Bir açıklayın bilelim ateşkes ne zaman yapılır. 40 yıldır siyasetin içindeyim ama hiçbir zaman sizin gibi bu vahşetlere seyirci kalmadık.”
“Tüm batılı ülkeler saldırılara koşulsuz destek veriyor. İnsan haklarında ahkam kesenler Gazze’nin hayat hakkını 19 gündür yok sayıyor. Ne oldu insan hakları evrensel beyannamesi. Orada ne yazıyor bakmıyor musunuz? İşlerine gelince bakar gelmeyince bakmazlar. Çünkü akan kan Müslüman kanı. Yardım gemisi yerine uçak gemisi göndererek hangi lobilere hizmet ettiklerini gösterdiler. Bunun adı iki yüzlülüktür. AB Komisyonunun ateşkes çağrısı yapabilmesi için daha kaç çocuk ölmelidir? BMGK’nin harekete geçmesi için daha kaç ton bombanın Gazze’ye düşmesi gerekir?”
patronlardunyasi.com